7 Aralık 2012 Cuma

kasım bitmiş ya la !

ekim den sonra kasım nasıl geçti anlamadım... bunun sebebi bizim hane için grip ayı olması olabilir... önce sevgilim grip oldu, 2 gün boyunca ona iyi geleceğini düşündüğüm ne varsa yaptım... sebzeli tavuk haşlama , kemik suyuna çorba, balık, bol meyve ve sıcacık ıhlamurlar onu 2 günde ayağa kaldırdı... ama aradan 3 gün geçmeden bu sefer ben yatağa düştüm ehehe... sanki şeytan ondan çıkıp benim bünyeye girmiş gibi oldu ! (çok mu film izliyorum nedir ? :P )

maalesef benimki onun kadar hafif geçmedi :) tam 1 hafta hastalıkla mücadele ettim diyebilirim... bu kez görev sevgiliye düştü, o da elinden geleni yaptı ama :)

bu sebeple kasım fotoğraflarından pek malzeme çıkmayacak :)


bu çiçekler öyle baş aşağı kurutulunca bozulmuyorlarmış :P 
canım sevgilim ona hastayken baktım diye bana böyle güzel çiçekler alıp getirmiş... oysa demiştik ya hastalıkta ve sağlıkta diye... sevgilimmm sen yeter ki iyi ol :)


ben hasta olunca...
hastalığın ilk günü işyerinde duramayınca  izin alıp eve gittim yalnız başıma uzattım ayaklarımı hastalık keyfi yaptım... vitamin ve ilaç desteği ile (nutella yine başrolde)


ama sonraki günler durum o kadar  iç açıcı değildi, ertesi sabah yataktan kalkamayınca sevgilinin getirdiği ıhlamurla ayılmaya çalıştım... 
başucu kitabım, not defterim, ıhlamur, buruşturulmuş kağıt mendiller ve dijital derece hastalığı özetliyor sanırım...


balık bizim evden hiç eksik olmaz. ben çocukken babam kasayla balık getirirdi, bilmediğim, tatmadığım balık cinsi yoktur benim... ee bir de karadenizli kocayla evlenince durum değişmedi... haftanın 2 günü mutlaka balık yeriz biz... ama sanmayın ki körü körüne bilinçsizce tüketiyoruz... mesela şu yukarıda görmüş olduğunuz çinekop'ların 20 cm den kısa olmaması gerektiğini biliyor ve alırken bu ayrıntıya dikkat ediyoruz... greenpeace kampanyasının bu bilinçlenmeye katkısı tabii ki tartışılmaz
annem bile aldığı balıkları mezure ile ölçüyormuş :)
"biraz gözüne küçük gelmişler" ama neyseki bikaç tanesi hariç hiçbiri sınırın altında değilmiş :)


nutella yine başrolde :) şirkette bilgisayarımın hemen yanında duruyor- du geçen ay müthiş tatlı tükettim tabi bana kilo olarak geri döndü... ilk iş pazartesi rejime başlıyorum :P


örgü örmeyi çok seviyorum... terapi gibi geliyor bana, bu yukarıdakini evdeki artık iplerden örüyorum... hem ipleri değerlendirmiş oluyorum.. hemde bitince böyle rengarenk ve güzel bir örtüm olacak :)



twitter daki tepeden moda etiketini çok sevdim... kendimce eğleniyorum işte aklıma geldikçe çekip oraya yüklüyorum :)


ve son fotoğrafı bebeğime ayırdım... benim iş arkadaşım, biricik dostum canon'um... size güzel bir haftasonu diler :)

6 yorum:

El ele geziyoruz... dedi ki...

canonun 5d galiba :) ben 550d kullanıyorum ama 1-2 seneye amacım 5d'ye geçmek :)

bloğunu yeni buldum istersen birbirimizi takip edebilirz ?

http://samiraslifeandstyle.blogspot.com/

Kız Kardeş Derya dedi ki...

Ahaha o battaniyeden bende ördüm şeker mi şeker diz battaniyem oldu hemd el emeği zaten hepi topu sadece haroşa ve düz örgü biliyorum tüm kareleri haroşa örüp birleştirdik;) sonna geçmiş olsun canım şu an bende de durum aynı heryerde kağıt mendil bitki çayı vs:)) bişi daha yazacaktım heh bende samsunluyum bizde de balık hep olur geçen akşam bizde 20cmi geçmeyen çinekop yedik! Bu konuda duyarlıyız tabii ki:) ne çok yazdım okursan gözüne sağlık kombine ayrıca bayıldım sevgiler.,

watashi wa sinem dedi ki...

canım beniim çok sağol. ben bu yazıyı yazdıktan sonra bir kere daha hasta oldum :( öksürüp duruyorum hala bıktım usandım :( bu arada samsun'a ramazan bayramında uğramıştık benimde amcam orada öğretmen :) ben çok sevdim samsunu hatta istanbul'a bile benzettim nedense :)

Kız Kardeş Derya dedi ki...

Ramazan ayında Samsunda düğünüm vardı benim ;) tüh uğrayıverseydin keşke düğünüme:) bıraktım geldim buralara :( tekrardan çok çok geçmiş olsun kısa zamanda atlatırız umarım..

balböcükleri dedi ki...

şanslı kadınlarız çiçekler filan:) durup dururken alınması daha güzel aslında.makinan hayırlı olsun güzel fotolar çek bakalım.

watashi wa sinem dedi ki...

canım benim :) valla arada böyle şeyler olmalı evet. bence çok sık olup anlamını da yitirmemeli :)